Tarih

OSMANLI DEVLETİ KÜLTÜR MEDENİYET III: HUKUK SİSTEMİ

Osmanlı Devleti Kültür Medeniyet konusunun üçüncü kısmı olan yazımızda Osmanlı Devleti hukuk sistemi ve sosyal hayat konularını anlatacağız.

Kazasker , Kaptan-ı Derya ve Çuhadar
Kazasker , Kaptan-ı Derya ve Çuhadar

İçindekiler

OSMANLI DEVLETİ HUKUK SİSTEMİ

OSMANLI DEVLETİ HUKUK SİSTEMİ GENEL BİLGİLERİ

  • Osmanlı hukuk sistemi üç temel unsurdan oluşmuştur.
  1. Örfi Hukuk ( Orta Asya Türk gelenekleri )
  2. Şeri Hukuk ( İslam dininin getirdiği esaslar )
  3. Cemaat Hukuku ( Fethedilen bölgelerdeki uygulamalar )
  • Gayrimüslimler kendi hukuk kurallarına göre yargılanmıştır.
  • En yüksek yargı organı Divan-ı Hümayun olmuştur. Mahkemelerde çözülemeyen önemli davalara burada bakılırdı.
  • Divan-ı Hümayun ‘da adalet işlerini kazasker temsil etmişler. Adalet işlerinden sorumlu görevli ise kazaskerin atadığı kadılardır.

Kadı – Kadılık Teşkilatı

      Osmanlı Devleti ‘nde ilk kadı ataması Osman Bey zamanında yapılmıştır. Atanan ilk kadı Dursun Fakih olmuştur.

       Kadı olmak için medrese eğitimi almak şart idi.       En önemli kadı Taht (İstanbul) Kadısıdır. Taht kadılarının bir alt derecesi Mevleviyet Kadısı (Molla)       Kadı sadece hukuk işlerine bakan bir görevli değildi. Ayrıca , günümüz noterine denk gelen işleri yapardı , nikah kıyardı , kazada yöneticilik yapardı. Tereke adı verilen defter tutar , bu deftere kişinin borç – alacak durumunu , mirasçılarını vs. yazardı. Vakıfların denetimini yaparlardı , kazalarda belediye işlerini yönetirlerdi. Vergileri toplayıp merkeze ulaştırmak kadı sorumluluğunda idi. Şirket ve işletmelerin kurulmasını kadılar onaylarlardı.      Sadece şer’i değil örfi davalara da bakmışlardır.

      Hukuka uygun olmayan kadı kararları iptal edilmiştir.

      Kadılar atandığı yer ve oranın sakinleri hakkında bilgi sahibi olmadıkları için şuhudü’l hal adı verilen kişilerden bilgi alırlardı. Şuhudü’l hal , bir yerin önde gelen , herkes tarafından güvenilen , yöre ve orada yaşayan sakinler hakkında bilgileri olan kişilerden oluşurdu.

       Kadılar maaş almazdı , genellikle mahkeme harçları ile geçimlerini sağlarlardı.

     Hiyerarşide en yüksekte olan kadı , taht kadısı idi. Onu sırasıyla eyalet kadıları , sancak kadıları , kaza kadıları ve son olarak nahiye kadıları izlerdi. 

Kadılık Teşkilatı Hiyerarşisi
    Kadılık Teşkilatı Hiyerarşisi
  • Osmanlı Devleti’nde hukuk örfi hukuk ve şer’i hukuk olarak ikiye ayrılırdı. Örfi Hukuk :
  •        Bu hukuk sistemini hükümdarın kanun ve fermanları oluşturur ve kanunların süresi hükümdarın ömrü ile sınırlıdır.
  •        Divan toplantıları sonucunda çıkan kanunlara Nişancı tarafından son hali verilirdi.
  •        Örfi hukuk konularını vergi , yönetim ve askerlik oluşturur.
  •        Örfi hukuk ,şeri hukukun kapsamındadır. Şeri Hukuk :
  •        Şeri hukukun aşamaları arasında Kuran , Hadis , İcma ve Kıyas olmuştur.
  •        Bu kanunların uygunluğunu Şeyhülislam denetlemiştir.
  •         Şeri hukuk ; aile , borçlar , ticaret , miras ve şahıs konularından oluşur.

      

Osmanlı Devleti ‘nde Kanun Hazırlanma Süresi

 

1.       Divan-ı Hümayun ‘da konunun görüşülmesi

2.       Konunun nişancı tarafından kaleme alınması

3.       Divan üyeleri tarafından padişaha arz edilmesi

4.       Padişahın onaylaması ve Mühimme Defteri ‘ne kaydedilmesi

5.       Padişah tuğrası çekilip ferman olarak yayımlanması

 

MAHKEMELER

Osmanlı Devleti Hukuk Sistemi içerisinde yer alan mahkemeler konusu ile ilgili aşağıda bulunan bilgiler MEB 11. Sınıf kitabı referans alınarak hazırlanmıştır.

TANZİMAT ÖNCESİ MAHKEMELER
Şeri Mahkemeler : Müslümanların tüm davalarına , Gayrimüslümlerin ise sadece kamu davalarına bakmıştır. Osmanlı tebaası ile yabancı tebaa arasındaki davalara da Şeri Mahkemeler bakmıştır.
Cemaat Mahkemeleri : Gayrimüslümlerin kendi dini kurallarına göre yargılama yapar.
Konsolosluk Mahkemeleri Kapitülasyonlardan yararlanmakta olan yabancı devletlerin , kendi vatandaşları arasında çıkan sorunları çözmekle görevlendirilmiştir. Kanuni Sultan Süleyman ‘ın Fransa ‘ya verdiği imtiyazlar ile kurulmuştur.
TANZİMAT SONRASI MAHKEMELER
Şeri Mahkemeler : Kapsamı daralmıştır. Sadece Müslümaların evlilik , miras ve boşanma işlerine bakmaya başlamıştır.
Cemaat Mahkemeleri : Kapsamı Tanzimat Fermanı öncesi ile aynıdır , değişmemiştir.
Konsolosluk Mahkemeleri : Kapsamı Tanzimat Fermanı öncesi ile aynıdır , değişmemiştir.
Nizamiye Mahkemeleri : 1869 yılında Müslüman ve gayrimüslümlerin davalarına bakılması için kurulmuştur.Başkanı kadıdır. Ancak üyeleri arasında gayrimüslimlerde bulunur. Hukuk ve cinayet davalarına bakmıştır.
Ticaret Mahkemeleri : Osmanlı vatandaşları ile yabancı devletlerin vatandaşları arasındaki ticari anlaşmazlıkları çözmek için kurulmuştur.1847 yılında yabancı üyelerin de katılması ile Karma Ticaret Mahkemesi adını almıştır.

NOT: 1873 yılında mahkeme kararlarını ve kanunları duyurmak için Ceride-i Mahakim adı ile ayıllarda ise Ceridey-i Adliye olarak değişmiştir.

KANUNNAMELER

Osmanlı Devleti hukuk sistemi içerisinde yer alan önemli kanunnameler :

Kanunname-i Ali Osmani : Ceza , tımar nizamı , sipahi , reaya , mali vergiler vs. gibi konulardaki hükümleri içermektedir. Kanunname-i Ali Osman , Fatih Sultan Mehmet döneminde başlamıştır ve Tanzimat dönemine kadar yürürlükte kalmıştır.

Teşkilat Kanunnameleri : Devletin idare organları , protokol esasları , padişahlara ait merasimler ile devlet memurlarının idari suçları ve unvanlarına ait hükümleri içermektedir.

Ferman : Kanun hükmüdür. Padişahın herhangi bir konuda tuğra ve nişanını taşıyan yazılı emridir.

Berat : Osmanlı Devleti ‘nde bir göreve atanan , aylık bağlanan ; san , nişan veya ayrıcalık verilen kimseler için çıkarılan padişah buyruğudur. Kanun hükmü niteliğindedir.

Yasakname : İdari , askeri ve mali konularla ilgili kuralların çiğnenmesi halinde uygulanacak cezaları kapsayan kanun hükmüdür.

Sancak Kanunnameleri : Kanunname-i Ali Osmani ‘ye ait olan hükümlerin eyalet ve sancaklar için uyarlanmış halidir.

Adaletnameler : Devlet memurlarının görevlerini kötüye kullanmaları ve kanunlara aykırı hareket etmeleri durumunda yayınlanır.

OSMANLI DEVLETİ ‘NDE SOSYAL HAYAT VE TOPLUM

  • Osmanlı Devleti toplumu , din veya mezhepsel olarak örgütleyerek yönetirdi. Yönetilenler yani reaya , Müslümanlar ve gayrimüslimler olarak örgütlenir din – mezhep ayrımı yapılmazdı. Buna Millet Sistemi denirdi.
  • Osmanlı Devleti ‘nde yönetenler ve yönetilenler ( reaya ) arasındaki en büyük fark yönetenlerin vergi vermemesi idi.
  • Osmanlı Devleti kurulmasından itibaren bir bölgenin en adil şekilde yönetilebilmesi için bir nevi güçler ayrılığını gerçekleştirmiş ve bölgelere iki farklı yetkili atamıştır. Bu yetkililerden biri olan Bey asker kökenli idi ve sultanın yürütme yetkisini temsil ederdi. Diğer yetkili ise hükümdarın yasama yetkisini temsil eden Kadı idi. Bey , kadının hükmü olmadan hiçbir ceza veremez ; kadı ise hiçbir kararını kendi başına icra edemezdi.
  • Osmanlı Devleti ‘nde adalet sistemini sağlamak için Hakkaniyet Çemberi kullanır. Sağlanması gereken adalet için kanun çıkarılmalıdır. Kanunlar , ordu gücü ile korunacaktır. Orduyu kurabilmek için servet , serveti sağlamak için vergi gereklidir. Adalet , toplum için sağlanır ve haklarının korunması için gerekli olan ordu masrafları için vergi ödenmelidir. Bu vergi halk tarafından karşılanır. Tüm bu sistemi yönetecek olan bir hükümdara ihtiyaç vardır. Çemberi oluşturanlardan herhangi birininin olmaması durumunda çark dönmez yani adalet sağlanmaz. Bu yüzden bu çemberdekilerin hepsi birbirine sıkı sıkıya bağlıdır.
Hakkaniyet Çemberi
  Hakkaniyet Çemberi

Konunun devamı olan Osmanlı Devleti Kültür Medeniyet IV konusu için buraya tıklayınız. Kpss tarih konularının tamamına erişmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!